Taraflar, 2-9 Ağustos 2017 tarihleri arasında hizmet kollarına ve kamu görevlilerinin geneline ilişkin sendika ve konfederasyonların toplu sözleşme tekliflerinin çalışma komisyonlarında değerlendirilmesi, 10-11 Ağustos 2017 tarihlerinde hizmet kollarına ilişkin komisyon raporlarının taraflar arasında müzakere edilmesi, 14 Ağustos 2017 tarihinde kamu görevlilerinin geneline ilişkin komisyon raporunun taraflar arasında müzakere edilmesi, 14 Ağustos 2017 tarihinde Kamu […]
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Jülide Sarıeroğlu, “Bizler sayıları 5 milyonu aşan kamu çalışanları ve emeklilerimizin beklentilerini, ihtiyaçlarını, taleplerini, sorunlarını göz ardı edemeyiz ancak hepimiz burada bir karara varırken hem ülkemizin içinde bulunduğu durumu hem de dünya ekonomisinin nasıl bir seyir izlediğini de göz önünde bulundurmalıyız. Ayrıca toplumun diğer tüm kesimlerinin de hükümetimizden beklentileri söz konusudur. Bunları da dikkate alarak inşallah müzakere sürecimizi gerçekleştireceğimizi umut ediyorum.” dedi.
Sarıeroğlu, kamu görevlileri ve memur emeklilerinin maaşlarına 2018 ve 2019 yıllarında yapılacak zammın belirleneceği 4. dönem toplu görüşme sürecinin ilk toplantısına başkanlık yaptı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Reşat Moralı Salonu’ndaki toplantıda, görüşmeler sonunda anlaşmaya varma ve müjdeli haberler verme temennisinde bulunan Sarıeroğlu, şöyle konuştu:
“Sendikalar, tekliflerini geçtiğimiz hafta Devlet Personel Başkanlığına iletti. Bu teklifleri esas alarak kamu görevlileri sendikaları heyeti başkanı ve heyetimizle birlikte genel konular ve hizmet kollarına ilişkin görüşme gündemini ve görüşme takvimimizi belirleyeceğiz. Bu takvim doğrultusunda, devletimizin imkanları çerçevesinde kamu çalışanlarının ve emeklilerimizin beklentilerini karşılama çabasında olacağımızı belirtmek istiyoruz. Bu görüşmelerin, ülkemize, milletimize ve tüm kamu çalışanlarına ve tüm memur emeklilerimize hayırlı olmasını diliyorum.”
“En Düşük Devlet Memuru Maaşı 2002’den Bu Yana Yüzde 97 Arttı”
AK Parti hükümetlerinin kamu yönetimine bakış açısının önemli göstergelerinin başında kamu çalışanlarına örgütlenme ve toplu pazarlık hakkının tanımasıyla personel sisteminin demokratikleştirilmesinin geldiğini vurgulayan Sarıeroğlu, hükümet olarak amaçlarının hep daha iyiyi bulmaya ve hep daha iyiye ulaşmaya yönelik olduğunu söyledi.
Kamu çalışanları için rahat bir hayat, vatandaşlar açısından da gelir düzeyi artan bir kamu hizmeti sunma gayretinde olduklarını dile getiren Sarıeroğlu, şunları kaydetti:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın da her zaman vurguladığı gibi ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışı doğrultusunda iktidarımızın önceliği her zaman milletimiz olmuştur. Kamu hizmetlerinin verilmesinde en büyük gücümüz insan kaynağımızdır. İnsanı odak alan bir zihniyetin temsilcisi olarak bizler kamu çalışanlarımızı her zaman önemsedik, hem özlük haklarında hem de idari haklarında birçok iyileştirme gerçekleştirdik. 15 yıllık iktidarımız döneminde gerçekleştirilen toplu görüşme ve toplu sözleşme süreçlerinde hükümetlerimizin çözüm odaklı yaklaşımıyla yapılan düzenlemelerde kamu çalışanlarımız için çok önemli kazanımlar elde edilmiştir. Çalışanlarımız ve emeklilerimiz enflasyona ezdirilmemiştir. Enflasyondan arındırılmış bir şekilde aile yardımı dahil en düşük devlet memuru maaşında 2002’den bu yana yüzde 97, aile yardımı dahil devlet memuru ortalama aylığında da yüzde 61 oranında reel bir artış sağlanmıştır.”
Kamu çalışanlarının maaşlarına yapılan artışların yanında Tasarruf Teşvik Fonu, Konut Edindirme Hesapları tasfiye edilerek bu fonda biriken paraların hak sahiplerine ödendiğini anımsatan Sarıeroğlu, “Kamuda daha adil ücretlendirme politikasının tesisi için büyük ve önemli adımlar atılmıştır. Yıllardır kanayan bir yara halini alan kurumlar arası ücret dengesizliği 2011 yılında çıkarılan kanun hükmünde kararnameyle giderilmiştir. Farklı kurumlarda aynı unvanda çalışmakta olan kamu görevlilerinin ücretlerinde eşitlik sağlanmıştır. Engelli personelin atamasında da ilk kez merkezi sınav ve merkezi yerleştirme uygulamasına geçilmiştir. 2012 yılından beri gerçekleştirdiğimiz merkezi Engelli Kamu Personel Seçme Sınavı ve yerleştirme sonrasında engelli memur sayımızda 9 kat artış sağlanmıştır. İnşallah bu ay içinde de bir atama daha gerçekleştireceğiz.” dedi.
Sarıeroğlu, sendikalaşma oranlarında da önemli seviyelere ulaşıldığını dile getirerek, kamu çalışanlarında 2002 yılında yüzde 47 olan sendikalaşma oranının bugün yüzde 70 seviyesine yükseldiğini bildirdi.
“Kamu Çalışanlarının Ve Memur Emeklilerinin Sorunları Bir Bir Giderilmeye Çalışılıyor”
Kamu personelinin haklarını düzenleyen birçok mevzuat sayesinde kamu çalışanlarının beklentilerine uygun düzenlemelerin hayata geçirildiğini vurgulayan Sarıeroğlu, şunları söyledi:
“Bunlar arasında, kamu çalışanlarına toplu sözleşme hakkının tanınmasının yanı sıra sicil sisteminin kaldırılması, disiplin affı, kamu çalışanlarına ilave bir derece verilmesi, hafta sonu il dışına çıkış yasağına son verilmesi ve kamuda başörtüyle çalışma yasağının kaldırılması, banka promosyonunun kamu çalışanlarına ve emeklilere verilmesi, izin sürelerinin iyileştirilmesi ilk sıradadır. Yürürlüğe konulan bu düzenlemeler, aynı zamanda 4688 Sayılı Kanun’un hükümleri uyarınca gerçekleştirilen toplu görüşme ve toplu sözleşme süreçlerinin katılımcı yönetim anlayışının istişare mekanizmalarının ortaya çıkardığı kazanımlardır.”
Sarıeroğlu, toplu sözleşme masasının, kamu yönetimini idare edenlerle kamu kurumlarının emek unsurunu temsil eden sendikaların birbirini daha iyi anladığı bir platform olduğunu ifade ederek, masanın iki tarafında bulunanların rakip değil, aynı gemide bulunan büyük bir ailenin mensupları olduğunu belirtti.
Bakan Sarıeroğlu, 15 yıldır kamu çalışanlarının ve memur emeklilerinin sorunlarının bir bir giderilmeye çalışıldığına işaret ederek, “Bizler sayıları 5 milyonu aşan kamu çalışanları ve emeklilerimizin beklentilerini, ihtiyaçlarını, taleplerini, sorunlarını göz ardı edemeyiz ancak hepimiz burada bir karara varırken hem ülkemizin içinde bulunduğu durumu hem de dünya ekonomisinin nasıl bir seyir izlediğini de göz önünde bulundurmalıyız. Ayrıca toplumun diğer tüm kesimlerinin de hükümetimizden beklentileri söz konusudur. Bunları da dikkate alarak inşallah müzakere sürecimizi gerçekleştireceğimizi umut ediyorum.” dedi.
“Ülkemiz Üzerinde Hain Emelleri Olanlara Asla İzin Vermeyeceğiz”
Türkiye’nin 15 Temmuz’da yaşadığı hain darbe ve işgal girişiminden sonra her alanda olduğu gibi çalışma alanında da hızla yeni bir döneme adım atıldığını anlatan Sarıeroğlu, şöyle konuştu:
“Üzerinde yaşadığımız coğrafya bize hep birlikte asla vazgeçemeyeceğimiz, asla erteleyemeyeceğimiz, asla ihale edemeyeceğimiz sorumluluklarımızın olduğunu göstermiş ve göstermektedir. Stratejik bir coğrafyada bulunmamız, aynı zamanda tarihin bize yüklediği sorumluluklarımızı da güncellemek gibi bir görevimiz olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Yaşadığımız zaman dilimi ve ülkemizin çevresinde yaşanan olaylar bizim asla kayıtsız kalamayacağımız, ülkemizin ve milletimizin geleceği adına müdahil olmamız gereken adımları atmamızı zorunlu kılmaktadır. Onun için çabalıyoruz, onun için teyakkuz halindeyiz ve teyakkuz halinde olmaya da devam edeceğiz.
Türkiye daha bundan bir yıl önce tarihte görülmemiş büyüklükte bir ihanet hareketiyle karşı karşıya kalmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak bu hain kalkışmaya direnen aziz milletimizin feraseti ve fedakarlığıyla darbe girişimi bertaraf edilmiştir. Biliyorsunuz, bugün de Sincan’da Akıncı davası başladı. Bu vesileyle, bu toprakları bizlere vatan olarak emanet eden tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle yad ediyoruz. Yine toplantımız başlamadan önce Diyarbakır’dan askerlerimizin şehadet haberini aldık. Onlara da Allah’tan rahmet diliyorum, milletimizin başı sağ olsun diyorum. Milletimizin istikbali ve devletimizin bekası için topyekun mücadeleye çok boyutlu olarak devam ediyoruz. Ülkemiz üzerinde hain emelleri olanlara asla izin vermeyeceğiz.”
Sarıeroğlu, belirledikleri hedeflere ulaşmanın en önemli ve gerekli koşulunun inanç, azim, diyalog, istişare ve çok çalışmak olduğunu dile getirerek, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çalışma hayatının ahengini sağlamak, paydaşlarımızla güçlü bir diyalog içinde olmak, istihdamı geliştirmek, iş sağlığı ve güvenliği kültür ve uygulamalarını yayınlaştırmak, emeklilikten sağlığa vatandaşlarımızın sosyal güvenlik ihtiyaçlarını sağlamak ve karşılamak, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini tesis etmek için var gücümüzle tüm çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı personelimiz ve emekçilerimizle birlikte çalışacağız. Bakanlığımız, insanı odak alan bir anlayışla 80 milyon vatandaşımızın dün olduğu gibi bugün de gelecekte de daima yanında olacak.” diye konuştu.
“Amacımız Yasal Süreler İçinde Uzlaşıyla Tamamlamak”
Toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan ve sorularını yanıtlayan Sarıeroğlu, istişare ve diyalogun içini dolduracak biçimde güzel bir başlangıç yaptıklarını dile getirdi.
Toplu sözleşme görüşmelerinin 21 günlük süresinin çalışma takviminin belirlendiğini bildiren Sarıeroğlu, şunları kaydetti:
“Hizmet kollarına ilişkin komisyonlarımızı oluşturduk. Bu kapsamda 2-10 Ağustos’a kadar çalışmalarını gerçekleştirecekler. Bu bağlamda büro, bankacılık, sigortacılık, eğitim, öğretim, bilim, sağlık ve sosyal hizmetler iş kolumuz yarın ve ertesi gün çalışmalarını gerçekleştirecekler. Yerel yönetimler, ulaştırma, kültür ve sanat cuma günü çalışmasını gerçekleştirecek. Bayındır, inşaat ve köy, basın-yayın, iletişim, enerji, sanayi ve madencilik hizmet kollarında ise cumartesi günü çalışmalar yapılacak. Pazartesi günü de tarım ve ormancılık ile diyanet ve vakıf hizmet kollarında toplu sözleşme tekliflerinin değerlendirmesi yapılacak. Bu değerlendirmeler yapıldıktan sonra biz yine kamu işveren heyeti ve kamu görevlileri sendika heyetiyle bir araya gelip buralarda yapılan değerlendirmeler ve raporlar doğrultusunda müzakerelerimizi 10 Ağustos ve 11 Ağustos tarihlerinde gerçekleştireceğiz. Sonrasında da kamu işveren heyeti olarak 14 Ağustos’ta teklifimizi sunacağız.”
“Amacımız yasal süreler içinde, 21 günlük süre içinde hakeme gitmeden bu sözleşme dönemini sosyal barış içinde konuşarak uzlaşıyla tamamlamak.” diyen Sarıeroğlu, şunları söyledi:
“Karşılıklı olarak inşallah güzel bir toplu sözleşme dönemi geçirmeyi arzu ediyoruz. Kamu çalışanlarımıza, kamu emeklilerimize de güzel müjdeler vermek istiyoruz. Bununla ilgili inşallah verimli bir çalışma dönemi gerçekleştireceğiz diyorum. Biliyorsunuz bugün benim de ilk programım olmuştu, inşallah hayırlı uğurlu olur, güzel sonuçlarla güzel işlere imza atmış oluruz diyorum.”
Bir basın mensubunun, toplantıda kamu görevlileri sendika temsilcilerinin bazı eleştirilerin olduğunu hatırlatması üzerine Sarıeroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu platform açık bir platform. İçerik de toplantının yapılış şekli de her sene aynı şekilde uygulanıyor. Tabii ki konfederasyonlarımız görüşlerini, önerilerini söyleyecekler, biz de demokratik olgunluk içinde bunları dinleyeceğiz. İlerleyen süreçlerde de karşılıklı olarak görüşlerimizi birbirimize aktaracağız. Dediğim gibi bu işin esası diyalog ve uzlaşı. Bunun için masa etrafında buluşmak ve konuşabilmek ilk esastır, bunu gerçekleştirdik. Herhangi bir süre sınırlamamız olmadan, kısıtlamamız olmadan bütün taraflar görüş ve önerilerini paylaştı. Karşılıklı eleştirilere cevap verilen bir platform değil bu platform. Bu bağlamda başkanlarımızın tüm söylediklerini not aldık. Önümüzdeki dönemde de değerlendirmelerimizi karşılıklı yapacağız inşallah.”dedi
e-NÜFUS SEN BASIN YAYIN